Keykubad Yolunun İlçe Bilgileri: Doğanın içinde Zamanın İzlerini Taşıyan Saklı Cennet

Blog İçeriği
Keykubad Yolunun İlçe Bilgileri: Doğanın içinde Zamanın İzlerini Taşıyan Saklı Cennet
Doğanın içinde Zamanın İzlerini Taşıyan Saklı Cennet
GÜNDOĞMUŞ(Eksere):
Batı Toroslar’ın heybetli kolları arasında, Geyik Dağı’nın eteklerine kurulan Gündoğmuş, Antalya’nın en kadim ve mistik köşelerinden biri. Tarihin derinliklerinden süzülerek gelen bu topraklar, her taşında bir hikaye, her nefesinde bir medeniyetin izlerini taşıyor.
Antik Çağlardan Selçuklu’ya: Medeniyetlerin Buluşma Noktası
MÖ 1800’lere uzanan geçmişiyle Gündoğmuş, Luwilerin kurduğu antik yerleşimlerle başlayan bir serüvene ev sahipliği yapmış. Romalılar döneminde ise Taşahır’daki Kaseyir Şehri ve Senir Köyü yakınlarındaki Kese Harabeleri gibi kalıntılar, bölgenin stratejik önemini kanıtlıyor. Malazgirt Zaferi’nin ardından Anadolu’ya yayılan Türkmenler, bu topraklara yerleşerek Selçuklu mirasını dokumuş. 15. yüzyılda Osmanlı’nın gölgesine giren bölge, "Eksere" adıyla Akseki’ye bağlı bir köyken, 1936’da Gündoğmuş adıyla ilçe olmuş.
Osmanlı’nın İzleri ve Cem Sultan’ın Mirası
İlçenin kalbinde, Osmanlı döneminden kalan tek eser olan Cem Sultan Camii yükselir. Rivayete göre, Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Cem Sultan’ın Silifke valiliği sırasında yaptırılan bu cami, taş işçiliği ve sadeliğiyle zamana meydan okuyor. Köprülü Kervan Yolu üzerindeki Ali Köprüsü ise ticaretin ve kültürlerin kesiştiği noktada, tarihin sessiz tanığı olarak duruyor.
Doğanın Kucakladığı Tarih: Yaylalar ve Şelaleler
Gündoğmuş’un sarp dağları, zümrüt ormanları ve coşkun suları, insanı büyüleyen bir tablo sunar. Uçansu Şelalesi, kayalıkların arasından 50 metre yükseklikten dökülerek “Ormanın Saklı Cenneti” unvanını hak ediyor. Yaylalar ise bir başka hazine: Çaşır, Aliahmetler ve Kadılar yaylaları, renkli çiçeklerle bezeli çayırları ve temiz havasıyla doğaseverleri çağırıyor. Asırlık çınar ve sedir ormanları gölgesinde Pınarbaşı Mesire Alanı’nda, asırlık çınarların gölgesinde buz gibi kaynak sularının tadına varmak ise bir ritüel adeta.
Balın ve Tarihin Kokusu: Gigi Balı ve Arıcılık Geleneği
Gündoğmuş’un yüksek yaylaları, endemik bitkileri ve oksijen dolu havası, Gigi Balı’nın eşsiz lezzetinin sırrı. Binlerce yıldır süren arıcılık geleneği, bu balı Antalya’nın en değerli ürünlerinden biri yapmış. Dağların eteklerindeki kovanlar, hem doğanın cömertliğini hem de yöre halkının emeğini simgeliyor.
Bir Zaman Yolculuğu: Antik Harabeler ve Kayıp Şehirler
İlçe sınırları içinde keşfedilmeyi bekleyen antik kalıntılar, tarih meraklılarına sesleniyor. Kazayir Harabeleri, Gedifi Kalıntıları, Casai Antik Kenti ve Sinek Dağı’ndaki gizemli yapılar, Roma ve Bizans dönemlerinin izlerini taşıyor. Senir Köyü yakınlarındaki Kese Mevkii ise arkeologların hâlâ çözmeye çalıştığı sırlarla dolu.
Gündoğmuş’tan Ayrılmadan Önce…
Bu toprakları terk etmeden, Eğrigöl’ün bahardaki renk cümbüşüne tanık olun. Tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bu diyarda, Cem Sultan Camii’nin avlusunda bir an durup geçmişi dinleyin. Uçansu’nun serin sularında yüzünüzü yıkayın ve Gigi Balı’nın tadını damağınızda bırakın. Çünkü Gündoğmuş, sadece bir coğrafya değil; Anadolu’nun ruhunu taşıyan bir zaman kapsülü…
Gündoğmuş ilçesinin eski isimleri ve bu isimlerin kökenleri
- Eksere: Gündoğmuş'un bilinen en eski adıdır. Bu ismin kökeniyle ilgili birkaç rivayet bulunmaktadır:
- Konya'nın İksile Köyü'nden Gelen Göç: Konya'nın İksile köyünden göç eden bir ailenin bu bölgeye yerleşmesi ve buraya "Eksere" adını vermesi söylenir.
- Kösere Taşı: Bıçak ve kesici aletlerin bilenmesi için kullanılan "kösere taşı"nın zamanla "Eksere" olarak değiştiği düşünülmektedir.
- Ökse Bitkisi: Bölgede yetişen ve hayvanları beslemek için kullanılan "ökse" bitkisinin adının zamanla "Eksere"ye dönüştüğü de bir başka teoridir.
- Gündoğmuş: Eksere köyü, 1936 yılında Akseki ilçesinden ayrılarak ilçe statüsü kazanmış ve Atatürk tarafından Türkiye’nin son ilçesi olarak "Gündoğmuş" adını almıştır. Bu isim, "gün" (güneş) ve "doğmuş" kelimelerinin birleşiminden oluşur ve "güneşin doğduğu yer" anlamını taşır.
Gündoğmuş, antik dönemlerden beri yerleşim yeri olarak kullanılan bir bölgedir. Roma dönemine ait kalıntılar ve tarihi harabeler, ilçenin zengin geçmişine tanıklık etmektedir